Eleştirel soruşturmalar yapmaya cesaret edebilseydik, berrak düşüncelerimiz ve bilincimiz olacaktı. Ortak İslâmî ilkeler temelinde bütünleşememek gibi bir patoloji içerisinde yaşıyoruz. Hiçbir konuda bugün, bir berraklığa sahip değiliz. Her şey, her geçen gün daha da bulanık ve kirli hâle geliyor. Konjonktürel yorumların ötesine geçemiyoruz. Çok ucuz, çok bayağı karşıtlıkların üstesinden gelemiyoruz. Sessiz uzlaşmalar yaşıyoruz. Hangi alanda olursa olsun, sessiz uzlaşmaların eylemsizlikle sonuçlanacağını hatırlamalıyız.
Benmerkezci dünyalar, ilgiler, tercihler, ilişkiler bizleri modern kabilelere dönüştürüyor. Birbirleriyle konuşmayan, konuşmaya tenezzül etmeyen, birbirlerini anlamayan, anlamaya çalışmayan, birbirleriyle tartışmayan kabileler, birbirleriyle barbarca çatışıyor. Modernler hayatî sorunlar karşısında her zaman çaresizdiler, bizler de kabilecilikler karşısında acz içerisindeyiz.