Arapça, son dinin kutsal kitabı olan Kur'an-ı Kerim'in ve onun peygamberi Hz. Muhammed'in
(sav) sünnetinin dilidir. Dolayısıyla Kur'an ve sünnetin anlam derinliklerine nüfuz edilebilmesi meselesi, büyük ölçüde bu dile vukufiyet meselesidir. Nitekim Kur'an metninin ve sünnetin Arapça olmasının sağladığı güçlü motivasyon belki de hiçbir dile nasip olmayacak oranda bu dilin gramerine hizmet etmeleri yönünde Müslümanları her daim diri tutmuş gözükmektedir. Öte yandan bir dilin sistematik kurgusal yapısı, büyük oranda o dilin grameri üzerinden kendini ortaya koyar. Bu çerçevede denilebilir ki çekimli dil grubu içerisinde yer alan Arapçanın sistematik kurgusal yapısını, cümle kurgusu üzerinden
nahiv; kelime değişiklikleri, kökeni ve çekimi üzerinden ise sarf ilmi ortaya koyar. Elinizdeki bu çalışma, söz konusu motivasyonun bir parçası olma heyecanıyla Sarf İlmine mütevazı bir katkı olma arzusundadır.