Bağımsızlığını ve özgur ruhunu korumaya çalışırken yazgısıyla yuzleşen Amerikalı genç bir kadının öykusunu anlatan Bir Hanımefendinin Portresi bugun de zamandan bağımsız bir yapıt olarak varlığını surduruyor. Özgur iradeyle yazgı arasındaki çatışma, ABDden İngiltereye giden ve Victoria dönemi değerleri çerçevesinde yalnızca evlenilebilecek bir nesne olmaya direnen bu kadın kahramanda cisimleşiyor.
Henry James Amerikan bireyciliğiyle Avrupanın sosyal geleneği arasındaki çatışma ve yurtdışındaki Amerikalıların durumu gibi gözde temalarının peşine duşuyor yine. Kahramanı Isabel, Amerikan edebiyatının en unutulmaz karakterlerinden biri olarak belleklerde; ömrunu toplum içinde insanları gözlemlemeye adamış buyuk ustanın bu başyapıtı da Modern Klasikler arasında yerini alıyor.