Biz Beş Kişiyiz’in kahramanı Tormod, çılgın gençlik yıllarının ardından güvenilir bir
aile babasına ve kendini bilim adamı olarak gören yetenekli bir marangoza dönüşür.
Tormod ve karısı Siv’in iki çocuğu vardır, ancak Tormod aileyi genişletmek istediğinde
Siv üçüncü çocuğa karşı çıkar. Ailenin sevgili köpeği Snusken de ortadan kaybolunca,
geride doldurulması gereken kocaman bir boşluk kalır. İçine kapanan Tormod, kırmızı
Norveç kiliyle deneyler yaptığı atölyesinde giderek daha fazla zaman harcar, yarattığı
balçık yeni oyuncağıdır artık. Ne var ki Tormod’un geçmişinden canlanıp gelen
hayaletleri bu denklemin dinamiklerini altüst eder: Ailenin beşinci üyesi olan balçık,
artık hayatlarını tehlikeye atan bir canavar mıdır?
Matias Faldbakken, Biz Beş Kişiyiz’de korku ve bilimkurguyu ham ve kırsal bir
gerçekçilikle harmanlıyor ve kontrolümüz dışındaki güçlerle boğuştuğumuzda neler
olabileceği hakkında son derece orijinal, inanılmaz derecede komik, ama aynı zamanda
ürkütücü bir roman ortaya koyuyor.