Tarihin büyük insanları, çok defa bir ihanet çemberinin içinde yaşarlar. Sultan Abdülhamid için bu çember zaman zaman nefes alacağı yere kadar daralmıştır.
***
Meşrutiyetin ilanı ne kadar haklı bir talep ise, 31 Mart isyanı ve saltanat değişikliği o derecede haksız bir muamele olmuştur. Bu hareket ile Türk milleti için ardı arkası gelmeyen darbelerin kapısı açılmış, ne yazık ki bir daha kapanmamıştır. Bunun sonucunu tahmin etmek elbette zor değildir. Tek kişilik diktatörlüklerin yolu bu darbe ile açılacaktır. Meclis ve halkın iradesi hep teferruat olarak kalacak, etrafına üç beş akıllı çeteci bulan darbe yapmaya kalkacaktır.
Kanunla yetkilendirilen anayasal kurumların hiç biri darbeciler karşısında görevlerini yapamayacak, 600 yıllık tarihî mirastan hiçbir yönetim tarzı ve milli gelenek oluşturamayan ülke, bu tarihten yüz yıl sonra bile darbe tehdidi altında kanunsuz çetelerin ellerinde oyuncak halinde kalacaktır.
***
Bu kitapta Abdülhamid Hanın şahsında Osmanlı Devletine karşı harekete geçen; Ali Suavi çetesi, Kleanti Skaliyeri çetesi, Kostantin çetesi ve Yıldız suikastini organize eden Ermeni çetesi üyelerinin sorgulama kayıtlarını ibretle okuyacaksınız. Eserde ele alınan istihbarat ve sorgulama örnekleri dönemin çok tartışılan hafiye teşkilatının çalışması hakkında da önemli bilgiler vermektedir.