Tabii ki, bir mümin olarak kendimiz için dünya ve ahiret mutluluğunu isteriz. Aynı şekilde diğer insanlar içinde bunu istemeliyiz. Nasıl ki kendimiz için iman, ibadet ve ahlaki görevlerimizi yaparak, yüce Allah'ın emir ve yasaklarına uyarak dünya ve ahiret saadetini istiyorsak, diğer insanlar içinde bunu istemeliyiz. Yani İslam'ı diğer insanlara da tebliğ etmeli ve onların da İslam'ı yaşamalarına katkı sağlamalıyız. Bu açıdan öncelikle insanları İslam'a, tevhide davet etmeliyiz. Şirkten, küfürden, bid'at ve hurafelerden uzak durmalarına yardımcı olmalıyız. Her Müslüman gücü, bilgisi, kültürü ve bulunduğu konum nispetinde bu vazifeyi ifa etmek ve kendinden başlayarak ulaşabildiği insanları şuurlandırmakla, bilinçlendirmekle mesuldür.