Her şey cinleri, insanları, hayvanatı, nebatatı buyruğuna alan, hükmünün üstüne söz söylenemeyen o yüce Hükümdar'ın zamanında yaşandı.
Hikâyenin evveli de ahiri de Andelib'di. Yani Bülbül. Şahit olmadığı, adını bilmediği, kokusunu tanımadığı Gül'e âşık olan, aşkından o yüce Hükümdar'ın verdiği vazifeyi dahi unutan Bülbül.
Kuşlar âleminin rehberi Hüdhüd'den Simurg'a, Tuti'den Baykuş'a bu aşkı dillerinden düşürmeyen kuşlar. Bülbül'e aşkın yedi sırrını veren bilge Nilüfer.
Ama hepsinden öte, bu hikâyede âşıklığı sadece Bülbül'e bırakmayan, bağrı sevda yüklü ateşler güzeli Gül. Aşkın kor kırmızı keyfiyeti.
Daha önce Leyla ile Mecnun kitabıyla edebiyat dünyasında dikkat çeken Hüseyin Bayçöl, bu kez Gül ile Bülbül'ün masalsı aşkını anlatıyor. Zengin göndermelerle yüklü Gül ile Bülbül, bu kadim anlatıya yepyeni bir soluk getiriyor.