Arabistan çöllerinin ıssız köşelerinde yankılanan bir yiğitlik, Hazreti Hamza'nın kalbinde yeşeren bir sevgi...

Hazreti Hamza'nın destansı ve sonu bütün Müslümanların yüreğini yakan yaşam öyküsü...

İslam Gemici'nin kaleme aldığı bu tarihî roman, okuyucuyu Mekke'nin binlerce yıllık sokaklarından, Uhud'un şehadet kokan tepelerine doğru sürükleyici bir yolculuğa çıkarıyor.

Çölün ortasında bir vahada başlayan hayatı, yiğit bir savaşçı olarak devam ederken, amcasının oğlu Muhammed'in (Sallallahü aleyhi ve sellem) peygamberliğiyle bambaşka bir anlam kazanıyor.

Sütkardeşliğin ve kan bağının ötesinde, derin bir sevgiyle bağlı olduğu yeğeninin dâvâsı, artık onun da dâvâsı oluyor.

Kureyş'in kibirli önderlerine karşı duruşu, Bedir'de parlayan kılıcı ve Uhud'da dökülen kanı, İslam'ın sancağını daha da yükseğe taşıyor. Bu yolda canını seve seve feda ederek şehadet şerbetini içiyor ve şehitlerin efendisi oluyor.

Bu roman, sadece bir kahramanın hikâyesi değil, aynı zamanda gerçek aşkın hikâyesidir. Hakikate duyulan bir aşk, fedakârlığa duyulan bir aşk, şehadete duyulan bir aşk…