Her peygamber muhatap olduğu insanların hassasiyetlerine göre çeşitli mucizeler göstermiştir. Şüphesiz ki Efendimiz’in(sav) en büyük mucizesi Kur’ân, Kur’ân’ın en büyük mucizesi sahâbe, sahâbenin en büyük mucizesi ise Hz. Ebû Bekir’dir(ra). O Kur’ân’ın insan yetiştirme mucizesinin yeryüzünde vücut bulmuş halidir. 63 yıllık bereketli hayatın sahibi, tam bir teslimiyet, sadakat ve celadet abidesi olan bu güzide şahsiyet, Efendimiz’in(sav) arkasında namaz kıldığı iki kişiden biridir. O, Resûlullah’ın(sav) vefatından sonra sahâbeleri dağ gibi ayakta tutan, O’nun(sav) vefatından sonra bütün müşkül meseleleri son derece kolaylıkla çözüme kavuşturan, Mi’rac hadisesinde “O(sav) söylüyorsa doğrudur!” sözünü söylediği için, kıyamete kadar “Ebû Bekir-i Sıddîk” diye anılacak olandır.
İnsanların sadakatlerinden ve samimiyetlerinden fazlaca şüphe duyduğumuz bu asırda senin her yönüyle Allah rızası için kurmuş olduğun halis dostluk ahlakına hasretiz ya Ebû Bekir(ra)! Çünkü bu devirde insanlar dostluğun, kardeşliğin, vefanın da bir sadakat olduğunu bilmiyorlar.