Saime Yardımcı Hanım'ın İş Bankası Kültür Yayınları'ndan çıkan Konya Mutfağından - Bağ Evinin Asırlık Sırları kitabının her sayfası gözümü kamaştırıyor. Çorbaların, etlerin, sebzelerin, pilavların, böreklerin, hoşaf ve şurupların, şerbetlerin, reçellerin fotoğraflarından gözlerimi alamıyorum.
Bunca yer gezdim, kuzu eti-tahıl-süzme yoğurt üçlüsünden bu kadar çeşitli ve lezzetli yemekler çıkaran başka bir yöre görmedim. Fransız mutfağında Lyon yemeklerinin yeri ne ise bizde de Konya odur. Anadolu mutfağının merkezi denebilir Konya'ya. Örneğin Trüf mantarının bir cinsi Konya'da var: Domalan. Yetiştirilmesi çok güç olmasına rağmen Saime Hanım kuşbaşı koyun etiyle bir tarifini veriyor, saraylara layık. 'Ekşili Kabak' tarifi var, Meram Bağları'nda Saime Hanım'ın bizzat ellerinden yedim, değil Michelin yıldızları gökteki bütün yıldızlar yetmez lezzetini anlatmaya... Bir 'Ayva Dolması' ve 'Kayısı Yahnisi' var yiyen Konya'ya yerleşir valla. Ah şu 'Terhun Çorbası'... Rahmetli dedem bunun yahnisine meraklıydı.
Saime Hanım'ın kitabında 'Gerdan Etli Terhun Çorbası' var. Ne büyük bir şans ki Saime Hanım sevgisini bizlerle, hepimizle paylaşmaya karar vermiş. Ama unutmamamız lazım ki bu kitaptaki her biri altın değerindeki tariflerin hiçbirisi basit bir reçeteye indirgenemez. Onları hakkıyla hazırlamak için malzemenin iyisini bulmanız, kalaylı bakır kaplarda pişirmeniz şart. Yoksa gerçek Konya yemeği değil, taklitleriyle yetinmiş olursunuz.
Ne demeli? Tarih bilinci olmayan toplumlar zengin bir yemek kültürüne sahip olsalar da onu yaşatamazlar. Saime Hanım gelecek kuşaklara da kalacak önemli bir eser yaratmış. Umarım bu eseri satın aldıktan sonra müzeye kaldırmaz ve ziynet eşyası gibi gelecek kuşaklara aktarırız.
-Vedat Milör-