Bu, Rabbu’l âlemin’in katından yaratılmışlara inen, el-kitabu’l mübin’in âyetlerinden istifade edilmiş, ilâhî ilimlerin nurları, rabbani meselelerin sırları ve Kur’ânî maksatlarıdır. Bunlar, cennetlerin ve Allah’ın rızasının kapılarını açan, er-Rahman’ın nimetlerinin hazinelerini ortaya çıkaran, Melekût âleminin cevherlerinin muayene edildiği ve Ceberût âleminin nurlarının ortaya çıkarıldığı anahtarlardır. O anahtarlarda seyr-u sülûk ehline göz aydınlığı, muvahhit müminlerin gönüllerine şifa, münkir inatçıların kalplerine hastalık vardır. Yine onlarda muttakilere hidâyet, kibirli münafıkların gözlerine bir örtü ve körlük vardır. “Allah, onunla pek çoğunu saptırır ve pek çoğunu da hidâyete erdirir. Saptırdıkları da ancak fasıklardır.”
Bil ki bizim keşif ve keşif sonrasında elde ettiğimiz ve bu kitapta ifade etmediğimiz pek çok delilimiz vardır. Nitekim, o delilleri kalbî basiret sahibi dışındaki kimselere söylemenin bir yararı olmayacaktır. Her kim kalbî bir basirete sahip olursa, mezkûr delillerden serdettiklerimiz ona yetecektir.
Bu kitaptaki nihai amacımız, bazı Kur’ân âyetlerinin sırlarına genel olarak işaret etmektir. Biz bu kitapta, hakikatte irfanın usulleri ve imanın erkanı olan üç önemli konuyla alakalı kaideleri sunmakla yetineceğiz. Gerçekten de Allah Teâlâ, âyetlerin sırları ve ilâhî kelamın rumuzları hakkında hiçbir eserde zikredilmeyen kaidelerin kapılarını kalbimize açtı. Eğer ehli isen bunları anlarsın! Eğer değilsen bu kitabın mütalaasından ve Kur’ân ilimlerinin derinlikleri hakkında düşünmekten geri kal. Kıssalar, haberler, rivayetler, siyer ve soy ilimleriyle uğraş. Arap dili ve edebiyatıyla ilgilen.
Hâsılı bu kitabımı Esrâru’l-âyât ve Envâru’l-beyyinât diye isimlendirdim. Bu kitabı, bir mukaddime ve çeşitli oturumlara haiz geniş bölümler içerisinde topladım.
Molla Sadrâ