Müslümanlar, Kur'ân-ı Kerîmi korumakla yükümlüdür. Onu koruma yollarından birisi de okumaktır. Bunun içindir ki, Kur'ân okumak, dinimizde ibâdet olarak kabul edilmiştir. Ancak bu, gelişigüzel bir okuyuş değil, usûlüne uygun bir okuyuştur.
Yüce Allah, Kitabının tertîl ile okunmasını buyurmuştur; bu da yavaş yavaş, tane tane, kurallarına uygun olarak okumak demektir. Kurânı, kurallarına uygun olarak okumasını öğreten de Tecvîddir. Bu bakımdan tecvîd, bir fantezi ve lüks değildir; Kurânın Allah tarafından indirildiği şekilde okunmasını sağlayan bir ilim ve sanattır.
Tecvîdin, ilmî ve amelî iki yönü vardır. Tecvîdin ilmî (teorik) yönünü bilmeden -kulaktan dolma şekliyle- Kur'ân okumak mümkün ise de, asıl ve ideal olanı, tecvîd bilerek okumaktır.
İşte bazı İlahiyat Fakültelerinde ders kitabı olarak da okutulan bu eser, bu hedefe varmak isteyenlere yardımcı olmak maksadıyla hazırlanmıştır.
Eserde klâsik tecvîd konularının yanında, Kurân kıraatıyla ilgili daha pek çok konuya da yer verilmiştir.