On beşinci yüzyıl İslâm dünyasında kelâmcı ve filozof kimliğiyle önemli bir yere
sahip olan Celâleddin Devvânî, kaleme almış olduğu eserleriyle hem döneminde
hem de daha sonraki çağlarda pek çok düşünür üzerinde derin tesirleri olan bir
düşünürdür. Onun kelâm ve felsefeye dair eserleri üzerine, kendisinden sonra birçok
âlim tarafından şerh ve hâşiyeler yazılmıştır. Bunun yanında onun özellikle söz
konusu alandaki eserleri uzun yıllar medreselerde ders kitabı olarak da
okutulmuştur. Bütün bunlar Devvânî'nin ilmî kariyerini ortaya koyan en önemli
işaretlerdir. Devvânî, kendinden önceki kelâm âlimlerinin ve filozofların eserleri
arasında genel anlayışa uyarak ilimler tasnifi alanında risale yazma geleneğini
devam ettirmiştir. Onun Enmûzecu'l-Ulûm adlı eseri bu sahada yazılmış önemli bir
risaledir. Devvânî bu eserinde, her ne kadar Fârâbî, İbn Sînâ, Gazzâlî, Kutbeddîn
Şîrâzî ve Taşköprülüzâde gibi düşünürlerin yaptığı şekilde bir ilimler tasnifi
yapmamış olsa da, yine de sözü edilen çalışma düşünürün seçtiği bir kısım ilim
hakkındaki bakış açısını vermesi yönüyle bu sahada yazılmış önemli bir eserdir.
Devvânî'nin Enmûzecu'l-Ulûm adlı eserinde ilimleri kolaydan zora doğru eğitim
usûlüne riayet ederek ele alması günümüz için de takip edilmesi gereken bir metot
olsa gerektir. Düşünürümüzün bir ilim adamının tedris etmesi gereken dersleri
sıralarken özellikle astronomi, aritmetik gibi ilim dallarına değinmesi, günümüz
ilahiyat müfredatının eksikliklerini göstermesi açısından önemlidir. Onun özellikle
fıkıh, hadis, tefsir ve usȗlü'd-dîn gibi ilimlerde üzerinde durduğu konularda
vurgulamaya çalıştığı istidlal gibi aklî yönteme atıflarda bulunması, ilahiyat fakültesi
talebelerine öğretilmesi gereken en önemli konulardan birisi olduğunu düşünüyoruz.