On dokuzuncu ve yirminci yüzyılda, çok etnikli Osmanlı Devleti'nin çözülmesiyle Balkanlar ve Ortadoğu'da bir dizi ulusal devlet kuruldu. Bu dönüşüm, Osmanlı idaresinin on dördüncü ve on beşinci yüzyıllarda tesis ettiği geleneksel toplumsal yapının, etnik-dini hatlar boyunca kırılmasıyla yaşanan bir kolektif kimlik değişimi idi. Milliyetçi görüntülü ayaklanmaların sebebi, Osmanlı idarî sistemi değil; aksine, geleneksel sistemin dağılmış olmasıydı. Imparatorluk yönetiminin etkisiz hale geldiği uzak eyaletlerde dengeler değişmişti. Batı menşeli yorumlarda, bu toplumsal dönüşümün birçok yönü genellikle ihmal edildi. Karpat, literatüre bir ilk olarak girmiş bu çalışmasında, Osmanlılarla ilgili çalışmaları şekillendirmekte olan dar görüşlülükten uzak durarak, Balkanlar ve Ortadoğu'daki müslim ve gayrimüslim tebaayı genel bir çerçeve içinde ele alıyor ve söz konusu sosyo-politik dönüşümü bir bütün olarak analiz ediyor. *** Osmanlı'nın Fenerli Rumları Eflak ve Boğdan'ın yöneticileri olarak ataması Bizans milliyetçiliğinin yolunu nasıl açtı? Taşrada ayanların güç kazanması ve payitahta meydan okur duruma gelmesi Balkanlardaki bölge halklarının geleceğini hangi yönde etkiledi? Ortodoks Patrikhanesi'nin Yunan milliyetçiliği karşısındaki tavrı neydi? Yunan isyancılar için aforoz mektubu yazıldı mı? On dokuzuncu yüzyılda eğitim ve idare alanında yapılan reformlar imparatorluğun son yüzyılını nasıl şekillendirdi? Türk milli kimliğinin oluşumunda toprağın/vatanın üstlendiği rol ne oldu? İİ. Abdülhamid etnik kimliği ve vatan sevgisini Islam'a ve Osmanlı Devleti'ne yönelmiş en büyük tehditler olarak mı gördü?