Osmanlılar için sikke, hutbe ile birlikte egemenliğin en önemli iki simgesinden
biriydi. Altın ve gümüş sikkeler elden ele, bölgeden bölgeye taşındıkça hükümdarın
gücünü ülkenin en uzak köşelerine ulaştırıyorlardı. Osmanlılar paranın bolluğu ve
piyasalardaki dolaşımıyla ticaret ve ekonominin sağlığı, canlılığı arasında güçlü
bir ilişki olduğunun bilincindeydiler. Değerli maden darlıkları ve bunların ekonomi
üzerindeki olumsuz etkileriyle yaşamak ve mücadele etmek zorunda kalmışlar,
ancak para konularında genellikle esnek ve pragmatik davranmışlardı.