Selâhaddin-i Eyyübi sonrası Eyyübi tarihi, Selahaddin’in büyük zaferlerinin gölgesinde kalmış, yeteri kadar işlenmemiştir. Gölgede kalmak, üstün bir Müslüman tecrübesi olarak dönemin sadece yitik kalmasına yol açmamıştır. Aynı zamanda Eyyübilerin Haçlılara karşı verdiği mücadelenin bugünün insanı üzerindeki etkilerinden huzursuluk duyanların bu dönemdeki gelişmeleri saptırmalarına da yol açmıştır. Melikü’l Adil’in Haçlılara karşı mücadelesi; onun oğlu Melikü’l-Kamil’in, Dimyat zaferiyle Kilise’nin İslam’ın sonunun geldiğine dair kehanetini bozması, Batı’yı Kilise ve sekülerler arasında bölme planları… Melikü’l-Kamil’in oğlu Melikü’l-Sâlih Necmeddin el-Eyyub’un Moğolları durduracak kabiliyetteki askerleri, çocukluktan alıp yetiştirmesi; oğlu Muazzam Turan Şah’ın IX.Louis gibi Hristiyanlık tarihinin en çok değer gören krallarından birini kıskıvrak tutsak alması… Bu vaklar, dönemin gerek islam kaynakları gerek garimüslim kaynaklarında ayrıntıları ile işlenmiş ama sonra ki dönemde ihmal edilmiştir. Bundan dolayı bugün bilinmediği gibi aynı zamanda bu dönemle ilgili kimi zaman iftira ile ifade edilebilecek kısıtlı yorumların, değerlendirmelerin yapılmasına yol açmıştır. Bu kitap sadece, tarihsel bir evreyi bütün olarak ele almıyor. Aynı zamanda hakların iftiraya varan yorum ve değerlendirmelerin yapıldığı Melikü’l-Kamil, Muazzam Turan Şah gibi İslam tarihinin şanlı Eyyübi hükümdarlarına yönelik hakikate aykırı yorumlara da kendi akılı içinde cevap veriyor.