Onlar... Çarşafçısı, sakası, kalaycısı, macuncusu, yazlık sinemaları, kar şölenleri ve gaz lambaları ile benim masalımı zenginleştiren esfunlu hatıralar...
Şimdi artık çok uzak ve şaşırtıcı bir ikilikle; bir o kadar da yakın bir geçmişte, bana oldukça ışıltılı ve asude bir hayatı yadettiriyor...
Hem yaşayarak yazmak he de yazarken yaşamak, bozulmuş çiçek bahçelerinin hüznünü; o geri gelmez güzel günlerin burukluğunu getirip yıkıyor yüreğime...
İstanbul benim bahtım...
Ne kadar değişti,
me kadar değişecek
daha kimbilir
Şahit olunanlar ve
olunmayanlarla birlikte,
yaşanmışlığı hiç
değişmeden bir yerlerde
kalacak çok şükür...