Zengin bir mazisi olan Türk edebiyatı çok sayıda araştırıcıya muhtaçtır. Yalnız birinci sınıf eserlerin değil, ikinci, üçüncü sınıf eserlerin ve onların içinde doğdukları çevrelerin de incelenmesi gerekir. Kültür eserlerine karşı gösterilen ilgi, onların taşıdıkları değerlerin bilinmesine bağlıdır. Bizim gibi kültür ve medeniyet değiştiren milletler, tarihî eserlerini gereken şekilde mânalandıramazlarsa, yetişen nesiller onlara lüzumsuz taş ve kâğıt gözüyle bakarlar. Bundan dolayı eski eserleri yorumlamak, onların mâna ve değerlerini bugünkü nesillere anlatmak son derece önemlidir. Beni “metin tahlili” fikrine götüren sebeplerden biri bu olmuştur. Denemeler bana göstermiştir ki, bir metin, bakış tarzına göre mâna değiştirir. Metin ne kadar önemli ise, ona bakış tarzı da o kadar önemlidir. Bu kitapta toplanan yazıların çoğunda metinler çeşitli açılardan incelenmiştir. Her eser iç içe ve tabaka tabaka çok çeşitli unsurları ihtiva eder. Bir edebî eserde dilin kullanılışı kadar, insan ve tabiat görüşü ve kompozisyon da önemlidir. Her metin, yapısına göre ayrı bir bakış tarzını da gerektirir. Bu incelemelerde daima metne dayanılmakla beraber, çeşitli konularda, çeşitli fikir ve usule başvurulmuştur.