Daniel sekiz yaşındayken, anne ve babası bir uçak alıp dünyayı keşfetmek için uzun bir yolculuğa çıkmışlardı. Her akşam oğullarını arayıp tam olarak nerede olduklarını söylemeyi de ihmal etmiyorlardı.
Fakat yolculuğun dokuzuncu gününde Daniel'ın telefonu çalmadı. Onuncu günde de, on birinci günde de arayan yoktu. On ikinci günde onları bulmak için ünlü kâşiflerden oluşan bir grup yola koyuldu. Kâşifler ormanları, vadileri aştılar, nehirlerden geçip en derin göllere daldılar, fakat ne uçağa ne de anne babaya ait bir şey bulabildiler.
Daniel'ın artık annesinin teyzesiyle yaşaması gerekiyordu. Ancak büyük teyzesinde bir tuhaflık vardı. Eskiden güler yüzlü ve eğlenceli bir kadın olan teyze, asık suratlı ve konuşmaktan hoşlanmayan bir kadına dönüşmüştü. Zor bir yaşam sürmeye başlayan Daniel, bahçede yolunu kaybetmiş dört ejderhaya rastlayınca inanılmaz bir macera başladı.