Bir milletin kaderi, kimi zaman en imkansız görünen anlarda yeniden yazılır. İradesiyle ölümün üzerine yürüyen, inancıyla imkansızı mümkün kılan bir halk, tarihe unutulmaz bir mühür vurur. Merhum Akif’in “Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın? Gömelim gel seni tarihe desem, sığmazsın” dediğin o destan, işte böyle bir mührün adıdır. Bu, toptağı vatan yapanların, adanmış yüreklerin ve “vazgeçmeyenlerin” hikayesidir.
Bu büyük mücadele, yalnızca bir zafer değil; imanın, fedakarlığın ve kararlılığın zaferidir. Seyitlerin omuzladığı mermilerde, isimsiz kahramanların duasında ve geri dönmeyi düşünmeden cepheye yürüyenlerin adımlarında saklıdır. Bu direniş, bir halkın boyun eğmeme yemininin en güçlü haykırışıdır.
Elinizdeki kitap, bu haykırışı bugüne taşımak ve bir milletin nasıl vazgeçmediğini hissettirmek için hazırlandı. Her satırında, toprağın derinlerinden yükselen bir destanın yankısını bulacak ve o günlerin iman dolu nefesini hissedeceksiniz.
Bu kitap unutulmayanlar için ve asla “vazgeçmeyenlere” bir selamdır.