Bilim ve tıp alanında olağanüstü gelişmelerin yaşandığı günümüzde, biyoteknoloji ve biyogenetik bu yenilikleri insanlar üzerinde uygulamaya başladı. Kaderi değiştirmeye talip olan, ölüme meydan okuyan, insan doğasını biçimlendirmeye çalışan bir mühendislikle karşı karşıyayız. Yeni insan işte böyle bir yol ayrımında: Kadere teslim olmak mı, yoksa sınır tanımayan bir müdahale mi? Nazife Şişman, günümüzün ve geleceğin bu önemli sorununu konu edindiği kitabında, bizleri konuyu ahlaki ve toplumsal açıdan düşünmeye davet ediyor. Türkiye'de konuya ilgili ilgili yayımlanmış sınırlı sayıdaki yetkin eserden biri olan Yeni İnsan, sosyoloji ve bilim etiği kitaplığımıza önemli bir katkı niteliğinde.
Föy metni;
Bugün biyoteknoloji, klonlama, biyogenetik ve organ nakli gibi alanlardaki olağanüstü gelişmelerle, yeni bir insanın doğumuna şahitlik ediyoruz: İnsanoğlu artık ölüme meydan okuyor ve hayatı yeniden tanımlıyor. Kimimiz bu dönüşümün farkında değil, kimimiz ise olan biteni sorgusuz sualsiz kabul etmiş durumda. Oysa teknolojinin hayatımızı bunca etkilemeye başladığı 20. yüzyılın başlarında teknolojik gelişmeler derinlemesine sorgulanmış, konunun toplumsal ve ahlaki yönleri özenle incelenmişti. Bugün ise böyle bir sorgulamanın yokluğunu yaşıyor ve yeni insan karşısında derin bir suskunluk sergiliyoruz. Nazife Şişman bu suskunluk halini aşmaya, çağın bilimsel ve tıbbi yeniliklerinin üzerimizdeki devasa etkilerini düşünmeye ve sorgulamaya davet ediyor bizi. Üstelik incelikli, titiz ve yetkin bir çalışmayla...