Çocuklarımız temiz çam havası solusun; buz gibi pınar suyu içsinler. İneğin böğürmesini, koyunun melemesini, köpeğin havlamasını duysunlar. Dağlardan yabani kekik, yeşil nane, sarı kantaron çiçekleri toplasın, kokulu dağ çayı biçsinler. Ellerinde deplenki bayırlardan çiğdem söküp, acı kenger sakızı kaynatsınlar. Sabahları yayık sesiyle uyansın; horozun ötmesini, tavukların gıdaklamasını, kuşların cıvıltısını duysunlar. Dağlarla, yabani otlarla, kır çiçekleriyle, bin bir çeşit orman kuşlarıyla tanışsınlar. Ayakları toprağa değsin! Bizim coğrafyamızı tanısın, teneffüs etsinler!”
***
Necdet Ekici, içten ve sıcak üslubuyla okuyanı bir anda sarıveren Anadolu’dan güçlü tablolar, folklorik esintiler sunuyor edebiyatımıza.
Hikâye üslubundaki sürçmeyen kıvrak dili ve ayrıntıları yakalayan gözlem gücüyle insan psikolojisinin derinliklerine iniyor